Aldığı başarılı sonuçlarla beni sürekli şaşırtan Altınordu, yine bunu başardı. Ama bu sefer başarı ile değil, başarısızlıkla. Okyanusları aştı, dereyi aşamadı. Konuk olduğu Bandırmaspor’a karşı 45 dakika 1 kişi fazla oynadı, 2 kere öne geçti, 2 penaltı yaptırıp, beraberlikle yetinmek zorunda kaldı.
***
Bandırmaspor, ligde küme düşme hattıyla, Play-Off hattının tam ortasında yer alan bir takım. Küme düşmeye de Play-Off oynamaya da uzak. Bu onlara oldukça rahatlık veriyor. Ama imkansız diye bir şey yok, her an her şey olabilir. Bunu dikkate alarak sahaya çıkmışlardı. Şeytanların gözü ise 2. sıraya çıkıp, Süper Lig’e doğrudan gitmekti.
***
Maç karşılıklı pozisyonlarla başladı. 1 kere konuk takım, 2 kere ev sahibi takım defans arkasına atılan topla gole yaklaştı, atamadılar.
37. dakikada Landel şut çekti, kaleciden döndü. Aynı dakika içinde Recep’in şutu, defansın ayağından sekip, şandelden ağlarla buluştu. Golden önce Bandırmasporlu oyuncu topa müdahale etmek istemiş, yerde kalıp, faul beklemişti. Gol olunca hem faullerinin verilmediğine kızdılar hem de yerde kalan oyuncu yüzünden oyunun durdurulmamasına köpürdüler. Bu dakikadan sonra sertlikler olmaya başladı. İlk olarak bunun ceremesini Orhan 2. sarı kartı alarak yaşadı. İlk yarının son anlarında takımını 1 kişi eksik bıraktı.
Gerginliğin arasında Enis de kaldı ve sarı kartı gördü. Gidişatın kırmızı olabileceğini gören teknik direktör Hüseyin Eroğlu, Enis’in 2. yarı sahaya çıkarmadı.
***
İkinci yarı Bandırmaspor, rüzgarı da arkasına alarak, sayıca eksikliğini gidermeye çalıştı. Pozisyon yokken elle oynama sayesinde, penaltıdan golü buldu. Kısa süre sonra defans arkasına atılan topta Gökay hareketlendi ama kalecisinin de hareketlendiğini görünce duraksadı. Aynı anda kaleci Zülküf de duraksadı. Tek durmayan Recep, topa sahip olup, içeri çevirdi, Ali Dereli’ye asist yaptı.
İmdada yine bir penaltı yetişti. 18 yaşındaki Furkan rakibini düşürmüştü ve skor 2-2’ye geldi, maç da böyle sona erdi.