Müzik ile İngilizcenizi ilerletebilirsiniz. Bu video 3 kısıma ayrılmıştır. Önce sanatçının sesi, ardından daha kolay anlaşılması için özel olarak sözün tekrarlanması ve ardından Türkçesi verilmektedir.
Kendinizi test edebileceğiniz İngilizce videolar. Önce videoyu izleyin, sonra kağıt ve kalemi elinize alarak İngilizce kelimeleri yazarak tekrarlayın. İyice pekiştirene kadar devam edin. Unutma olasılığına karşı da belli aralıklarla videolara dönüş yaparak, bunun önüne geçin.
NOT: İstek ve önerilerinizi aşağıdaki yorum kısmına yazabilirsiniz.
MÜZİK İLE İNGİLİZCE VİDEOLARI:
▶ Billie Eilish – No Time To Die: https://youtu.be/QS_IjusCYwk
▶ Imagine Dragons x J.I.D – Enemy: https://youtu.be/yMVE-KCjChc
▶ Sting – Shape Of My Heart: https://youtu.be/3tjRdTegr1U
▶ Billie Eilish & Khalid – Lovely: https://youtu.be/nOV1yE6OtEQ
▶ Loreena Mckennitt – The Gates Of Istanbul: https://youtu.be/hR4y-FmiO9k
▶ Amy Winehouse – Back To Black: https://youtu.be/pkBkx8R–0M
▶ Tones And I – Dance Monkey: https://youtu.be/w99xRzo63NQ
SÖZLERİ VE ÇEVİRİSİ
Lovely | Hoş |
Thought I found a way out (found) | Bir yol buldum sandım, evet (buldum) |
But you never go away (never go away) | Ama asla çekip gitmezsin (asla çekip gitmezsin) |
So I guess I gotta stay now | Bu yüzden sanıyorum ki şimdi kalmalıyım |
Oh, I hope some day I’ll make it out of here | Oh, umarım bir gün onu buradan çıkarırım |
Even if it takes all night or a hundred years | Bütün gece ya da yüz yıl sürse bile |
Need a place to hide, but I can’t find one near | Saklanmak için bir yere ihtiyacım var, ama yakınlarda bulamıyorum |
Wanna feel alive, outside I can’t fight my fear | Canlı hissetmek istiyorum, dışarda korkumla savaşamam |
Isn’t it lovely, all alone | Hoş değil mi, tek başına |
Heart made of glass, my mind of stone | Camdan kalp, taştan aklım |
Tear me to pieces, skin to bone | Beni parçalara ayır, deriden kemiğe |
Hello, welcome home | Merhaba, eve hoşgeldin |
Walkin’ out of town | Şehrin dışına yürüyorum |
Lookin’ for a better place (lookin’ for a better place) | Daha iyi bir yer arıyorum (daha iyi bir yer arıyorum) |
Something’s on my mind (mind) | Aklımda bir şeyler (aklımda) |
Always in my headspace | Her zaman kafamın boşluğunda |
But I know some day I’ll make it out of here | Ama bir gün onu buradan çıkaracağımı biliyorum |
Even if it takes all night or a hundred years | Bütün gece ya da yüz yıl sürse bile |
Need a place to hide, but I can’t find one near | Saklanmak için bir yere ihtiyacım var, ama yakınlarda bulamıyorum |
Wanna feel alive, outside I can’t fight my fear | Canlı hissetmek istiyorum, dışarda korkumla savaşamam |
Isn’t it lovely, all alone | Hoş değil mi, tek başına |
Heart made of glass, my mind of stone | Camdan kalp, taştan aklım |
Tear me to pieces, skin to bone | Beni parçalara ayır, deriden kemiğe |
Hello, welcome home | Merhaba, eve hoşgeldin |
Whoa, yeah | Vay, evet |
Yeah, ah | Evet, ah |
Whoa, whoa | Vay, vay |
Hello, welcome home | Merhaba, eve hoşgeldin |