Kendinizi test edebileceğiniz İngilizce videolar. Önce videoyu izleyin, sonra kağıt ve kalemi elinize alarak İngilizce kelimeleri yazarak tekrarlayın. İyice pekiştirene kadar devam edin. Unutma olasılığına karşı da belli aralıklarla videolara dönüş yaparak, bunun önüne geçin.
NOT: İstek ve önerilerinizi aşağıdaki yorum kısmına yazabilirsiniz.
Fire | Ateş |
In ancient times, our ancesters didn’t know how to make fire. | Eski zamanlarda atalarımız ateş yakmayı bilmiyorlardı. |
Then they learnt how to make fire. | Daha sonra ateş yakmayı öğrendiler. |
They used fire to keep their homes warm. | Evlerini sıcak tutmak için ateşi kullandılar. |
They used fire to communicate with each other. | Birbirleriyle iletişim kurmak için ateşi kullandılar. |
They used fire to cook their food. | Yiyeceklerini pişirmek için ateşi kullandılar. |
But sometimes our house catches fire. | Ama bazen evimiz alev alır. |
Sometimes people lose their homes. | Bazen insanlar evlerini kaybederler. |
Sometimes people even lose their lives. | Bazen insanlar hayatlarını bile kaybederler. |
When a fire begins, we dial the emergancy number. | Yangın çıktığında acil numarayı çeviririz. |
We speak very clearly. | Çok net konuşuruz. |
We give the address. | Adresi veririz. |
Firemen arrive quickly. | İtfaiye hızla gelir. |
The firemen know what to do. | İtfaiyeciler ne yapacağını bilir. |
They rescue the people in the building. | Binadaki insanları kurtarırlar. |
If there are some injured people, they take them to the hospital in an ambulance. | Eğer yaralananlar varsa, onlar ambulansla hastaneye götürürler. |
Doctors examine them. | Doktorlar onları muayene eder. |
They take their temperatures. | Onların ateşlerine bakarlar. |
The nurses give them injections. | Hemşireler onlara iğne yapar. |
Some people have operations. | Bazı insanlar ameliyat olur. |
The rest of the firemen put out the fire. | Geri kalan itfaiyeciler ise yangını söndürürler. |