Samsunspor ve Göztepe… İki köklü kulüp. Taraftarları hiçbir maçta yalnız bırakmıyorlar. Elbette coşkulu, kıran kırana bir karşılaşma beklemek gerekir. Ama ne yazık ki tam bir hayal kırıklığı oldu. Merak edip, yorumlara baktım, birçok kişinin benimle aynı fikirde olduğunu gördüm.
***
Karşılaşma başladı. Orta sahada karşılıklı basit pas hatalarıyla devam etti. Kaleciler pek görünmedi. 35. dakikada oyuna giren Ali Kaan Güneren, pozisyon yokken 38. dakikada uzak direk dibine çektiği şut ağlarla buluştu. Hiç yoktan yaratılmış bir gol oldu. Bu tür goller genellikle deneyimli oyunculardan beklenir. Atan futbola Amasyaspor’da başlayan, Akhisarspor’da profesyonel olan 22 yaşındaki futbolcu oldu.
Bu golden sonra Göztepe’nin tempoyu yükseltmeye çalışacağını düşündüm, yine yanıldım. Hiçbir şey değişmedi, gol olmasının imkansıza yakın olduğu ortaya çıktı.
İstatistikler de yorumumu destekledi. 90 dakika boyunca kaleyi bulan şut sayısı 6’da kaldı. Pas başarı oranları %80’in altındaydı. Ortalardaki isabet sadece 1, o da ev sahibinden geldi. Kornerler daha fazla şaşırttı beni. 0. Rakamla 0, yazıyla sıfır. Korner yok. Kısır futbolda zirve yaptı. Ev sahibi attığı tek golle galibiyete uzandı, istediğini almış oldu.
***
Samsunspor için gol öncesi ve gol sonrası diye 2’ye ayırmak gerekir. Öne geçene kadar pek varlık gösteremedi. Öne geçince gol atmanın 2. plana düşmesi, skoru korumanın daha önem kazanması gayet normal olurdu. Rakip üzerine fazla gelemeyince, pozisyon bulamayınca böyle gitmesi işine yarıyordu. Tempoyu yükseltmesi gereken kendileri değil konuk takımdı. 38. dakikadan sonrası için fazla yoruma gerek yok, bir nevi anlayış göstermeli durgun oyununa.
62. dakikada oyuna giren Laura, bu nasıl futbolcu dedirtti. Sürekli topları ezdi, pozisyon olmasını engelledi. Ama gel gör ki bu sezon 5 gole imza attı. Bu kadar kötü nasıl oynanır, anlayamadım.
***
Göztepe için söylenecek şey, rakibinin şampiyonluk için oynaması ve deplasmanda alacağı 1 puanın bile önemli olması. Gole kadar her şey istediği gibi gidiyordu. Golden sonra ise her şey kırmızı beyazlı takımın istediği gibi gitti. Tempoyu yükseltemedi, rakip kalede beraberlik golünü bulmak için çoğalamadı. Pozisyon bulmakta zorlandı. Sanki el freni çekikti. Vasatın altında kaldı. Hızlı oyunculara sahip, ancak nasıl oluyorsa çok yavaş oynuyor. 87. dakikada 1.96 boyundaki Atınç Nukan oyuna alındı. Defans oyuncusu forvete geçti. Uzun boyunun avantajını kullanarak uzun toplarda gol bulmaya çalışacaktı, olmadı. Uzatmaların da sonunda pozisyon yakalayan Göz Göz’de İsmail’in yakın mesafeden kafa vuruşu kaleyi tutmadı. Rakibi de biraz engellemişti kendisini.
Çok koştular pres yaptılar, bu güzeldi ama basit fauller verimli olmasını engelledi. Sıkıştırdığın oyuncuya faul yapmak sana değil rakibine yarar. Bunun üzerine durması gerekir teknik kadronun.
Bir pozisyonu notlarımın arasına aldım. 11. dakikada Ali Akman topla ilerlerken Obinna defans arkasına pas bekledi. Boştu. Ali hemen atmayıp, biraz sürdü, sonra pas attı atmasına ama rakibine yaklaşmış olduğundan geçirmeyi başaramadı. Basit gibi görünen aksine çok önemli bir detay.
https://www.haberekspres.com.tr/goztepe-yoklari-oynadi-makale,11120.html