Karşıyaka, son 3 haftadaki galibiyetiyle, küme düşme hattından uzaklaştı. Play-off hattına yaklaşınca da gözler birden 2. Lig’e çıkmaya çevrildi. Karşıyaka Belediye Başkanı da bu sebeple, takıma destek vermek için biletler satın alıp, okullarda öğrencilere bedava dağıttı.
Maç cumartesi öğle saatlerindeydi ve bu birçok taraftarının iş saatine denk geliyordu. Akşam saatine alınması için başvurulsa da konuk takım Çankaya Futbol Kulübü evine yani Ankara’ya dönmesi için planlarını çoktan yaptığından kabul edilmedi.
Stat full dolmasa da yarısı kadar taraftar tribünlerdeki yerini almıştı. Desteğini de yeterince veriyordu.
***
Mücadeleye iyi başlayan taraf Karşıyaka oldu. Rüzgara karşı oynamasına rağmen, rakibini sürekli defans yaptırmak zorunda bıraktı. Tek kale oynadı denebilir.
Yeşil kırmızılıları üstün oynamasındaki en büyük etken, oyuncularının hem daha tecrübeli hem de daha teknik olmalarıydı. Buna bir de çok koşan, ısıran, istekli oyun tarzı eklendi, sahanın her yerinde üstünlük kurdu. İlk yarının sonlarına doğru konuk takım cılız da olsa karşılık vermek istedi.
İkinci yarı ev sahibi takım, ilk yarıdaki kadar üstün oynayamadı.
***
Bir de Çankaya Futbol Kulübü tarafından bakalım. İlk yarının sonlarına kadar sahada adeta ezildi. Sert oyuna yeterince cevap veremedi, ikili mücadelelerde genellikle kaybeden taraf oldu. Hücuma çıkmakta çok zorlandı. Çıktığında az adamla gitti, birebirlerde sürekli top kaybetti. İlk yarının sonlarına doğru biraz direnç koydu, pozisyon ancak o zaman geldi.
İkinci yarıya daha da dirençli başladı. Rüzgara karşı oynamasına rağmen, ilk yarıdaki kadar tehlike görmedi kalesinde. Ama yine de oyun üstünlüğünü bir türlü alamadı, mahkum bir futbol oynadı. Karşılaşmayı gol yemeden kapatıp, evine 0-0 beraberlik ve 1 puanla dönmesini bildi.
***
Maçın favorisi elbette Karşıyaka’ydı. Haftaya her ne kadar aynı puanla başlamış olsalar da kadro yapısı ve ev sahibi olması öne çıkaran etkenlerdi. Bunlara rağmen nasıl oldu da müsabaka berabere bitti?
Üstün oynadı dedim ama bu üstünlüğü genellikle orta saha ve defanstaydı. Yardımlaşma çok iyiydi. Verkaçlar, birebirlerde adam geçmeler, defans oyuncularının birebirlerde basıp alması, top kaptırdığında hemen prese başlayıp, göz açtırmaması… 3. Lig’in üzerinde bir görüntü. Ancak kaleye gittiğinde gol atabilecek ya 1 ya 2 kişi oldu. Onlar da kalabalık defans arasında etkisiz kaldı. Ceza alanına kadar iyi girdi, son paslar yerini bulmadı. Defans arkasına pas atıldı, hızlı olunca yetişilemedi.
Her ne kadar ceza alanı içerisinde etkisiz kalsa da yine de yüzde yüzlük pozisyonları oldu, değerlendirmeyi başaramadı.
72. dakikada Abdülkadir ve Aykut ortaklığında güzel paslaşma ve güzel top saklama sonrası altı pas içerisinde çekilen şut kalecinin üzerine gitti. Aykut topu yukarıya doğru vursa takımını öne geçirirdi. Bu müsabakanın en önemli gol pozisyonuydu.
***
Her iki takım da gol attı ama ofsayt bayrağı kalktı. Karşıyaka’nın ilginçti. 9. dakikada çaprazdan, aut çizgisine 6-7 metre mesafe içeriden kullanılan serbest vuruşta, kafayla gol geldi. Buradan ofsayt çıkmasını anlayamadım. Herkes kale önündeydi.
İlk yarı Barış sol tarafta çok iyi işler yaptı. 20. dakikada ceza alanı önünde, çaprazda önünü açtı, vuruşunu yaptı, tam 90’a giderken, kaleci Hüseyin Genç uçup, topu son anda kornere çelmeyi başardı. Herkes gol diye baktı. Vuruş kadar kurtarış da harikaydı.
Hakem kararları çok eleştirildi. En öne çıkan 25. dakikada ceza alanı içerisinde Çankayalı oyuncunun eline çarpan toptu. El bana çok açık gibi geldi ve penaltı verilebilirdi. Ama elbette tekrar izlemek gerekir ki böyle bir olanağım yok.
***
Maske takmayan çok kişi vardı.
Elektronik skorboard yoktu. Uzatma dakikaları tabelayla gösterildi.
https://www.haberekspres.com.tr/karsiyakada-sorun-gol-atamamak-makale,10512.html