Bir maç düşünün. İlk yarı biri, ikinci yarı diğeri mağlup olmak için uğraşsın. Karşılaşmalarda hep ya galip gelmek, en azından berabere kalmak için uğraşılır. Ama Kocaelispor ile Altay maçında bir ilki yaşadım.
***
Türkiye liglerinde takımlar genellikle rakibi kendi yarı alanında karşılarlar. Bazen tam saha pres yapar ama başarılı olunamayınca hemen geri çekilirler.
Müsabakanın ilk yarısında Altay tamamen açık bir futbol sergiledi. Önce 2 kişi ile ileride pres yaptı ve sonra bu sayı 4’e çıktı. Orta saha onların çok gerisinde orta yuvarlak civarında bekledi. Defans ise daha da geride, kalesine yakın arkaya top sarkıtmayacak mesafede konuşlandı. Yani bloklar tamamen birbirinden kopuktu.
İleride yapılan pres evlere şenlikti. Kocaeli defansı adeta ortada sıçan oyunu oynarmışçasına topu dolaştırdı, siyah beyazlıları topun peşinden koşturtup durdu. Komedi gibiydi. Pres dediğiniz hızlı koşuyla olur. Ve her oyuncu bir kişiyi marke eder, pas yapılmasının önüne geçer. Defans orta sahaya kadar çıkıp, alan daraltır. Ama burada alakası yoktu.
***
Defansta rahatça top dolaştırıp, eğlenen ev sahibi ekip oyuncuları, sonrasında ileriye uzun oynadı ve her seferinde pozisyon buldu. Son vuruşlar kötü olunca kaleci Eren Karataş ön plana çıktı. Genellikle üzerine gelen topları çıkarmayı başardı.
‘Gol geliyorum’ diyordu. Bunu görmeyen yoktur eminim. Ama teknik ekip görememiş olsa gerek, saha kenarından hiçbir müdahale gelmedi. Ben bekleyip durdum, acaba ne zaman ileride presi bıraktırıp, kendi yarı alanına çekilmelerini söyleyecek diye. Boşa bekledim. Yazdım ya yukarıda; 2 kişi pres yaparken 4’e çıktı diye. İnanılmaz ama gerçek. Baktılar ki yeşil siyahlılar gol atamıyor, ileriyi 4’lediler. Sonunda başarılı oldular. Önce 33 ve sonra 38’inci dakikada goller geldi. Altay mağlup duruma düşmeyi sonunda başardı. Bu inancın zaferiydi!
***
İkinci yarı sıra Kocaelispor’a geldi. Mağlup olmak için tamamen geri çekildi ve topu rakibine bıraktı. Gol yemek için uğraştı ama bir türlü olmadı. Hemen İbrahima Fofana devreye girdi, ortada hiçbir şey yokken Ceyhun’un omuzunu ısırdı. Ceyhun da hemen hakeme gidip, ısırıldığı yeri gösterdi. VAR inceledi, hakem Oğuzhan Aksu’ya izlettirdi. Kırmızı kart.
Hesapları sonradan oyuna giren Fenerbahçe’den kiralık Emir Ortakaya bozdu. Kimse gol atmak istemezken, defansından çıkıp, gidip kafa vurup, takımının 3. golünü attı.
Son 7 dakika kalmış olsa da 2. yarı neredeyse futbol oynanmamıştı. Çok fazla sakatlık olmuş, çok fazla oyun durmuştu. Kafa kafaya çarpışmada Sefa Özdemir’in tedavisi 5 dakika kadar sürmüştü. Yani uzatmalar fazlaca olacaktı. Atılan golün hemen 2 dakika sonrası Altaylı 2 oyuncu boş bırakıldı ve fark 2’ye indi.
Baktılar ki zaman azaldı, mücadele boyunca tehlike sinyalleri veren Alihan Kubalas devreye girdi. Topla değil, sürekli rakibiyle oynamış, eliyle, koluyla, ayağıyla fauller yapmıştı. Pimi çekilmiş bir bombaydı. Uzatma dakikalarında ceza alanı içerisinde rakibinin üzerine çıktı, penaltıya sebebiyet verdi. Fark indi 1’e. Kalan dakikalar golü getirmedi.
***
İki ekip de birbirine hediye vermek için uğraştı ama Emir’in beklenmedik golü yüzünden sahadan Kocaelispor 3-2 galip ayrıldı. Sonuçta başaran Altay oldu!