İzmir’de aynı gün içerisinde 4 maç vardı. 2 tanesi 16:00’da ve diğer 2 tanesi de 19:00’daydı. Gerek Türkiye Kupası ve gerekse de milli ara yüzünden üst üste denk gelen maçlardan bir tanesini seçmek gerekiyordu. Elbette en önemlisi iki İzmir takımının kapışmasıydı.
***
Karşıyaka ile Bornova 1877… Alsancak’ta ev sahibi takım yeşil kırmızılılardı. İkisi de 10 puanda ama averajı iyi olan yeşil siyahlılar liderlik koltuğunda oturuyordu. Karşılaşmanın ilk yarısını lider, 2. yarısını ise lig 3.’sü önde bitirdi. (2-1)
***
Karşılaşmanın her iki 45 dakikası da bambaşka geçti. Devre arasında ne yazacağımı kafamda oluşturmaya başlamıştım ama boşa gitti diyebilirim. Ancak hepsi için geçerli değil. İki takımı da tartıya koymuştum. Bir tarafta bireysellik diğer tarafta takım olabilmek. Ara ara bu konuya değineceğim.
Maç öncesi favori Karşıyaka idi. Ancak Bornova 1877’de lige iyi başlamıştı. Kolay bir maç olmayacaktı. Öyle de oldu yani kolay olmadı.
***
İlk yarıya Bornova 1877 daha iyi başladı. Hücum presi çok etkili oldu ve rakibini kolay kolay ileriye çıkartmadı. Uzun oynamak zorunda bıraktı. Tehlikeli ataklar gerçekleştirdi. Net pozisyonlara girdi, bir tanesini attı. Alanları çok iyi parselledi. Boş alan bırakmadı. Birebir oynamayı başardı. Tam bir takım gibiydi.
Karşıyaka pres karşısında çok bocaladı. İleriye çıktığında inanılmaz pas hataları yaptı. Birbirleriyle ilk defa oynarmışçasına yabancılardı. Bunun yanında 2 metreye bile isabetli pas atamayacak kadar acemiydiler. Bitmedi… Ayaklarındaki topu ezecek kadar amatörlerdi. İlk yarı bomboştu dersem yanlış olmaz. Tek pozisyon bulabildi o da 35. dakikada. Defansında çok gedik verdi. Özellikle sağ bek oynayan Cenk Ahmet Alkılıç zaman zaman açık oyuncusu gibi ileriye çıkıp, defansın arkasına top beklediğinde bölgesi boş kaldı. Stoperler kapatmak için uğraştı ancak yeterince başarılı olamadı. Çoğu tehlikeler oradan geldi. 42. dakikada sağ taraftan gelişen atakta top sol taraftaki Mustafa Çalışkan’a atıldı. Cenk orada değildi. Bomboş şutunu çekti, direkten döndü. Tamamlandı gol oldu.
***
İkinci yarı ne oldu anlayamadım. Karşıyaka maça çok istekli başladı. Tam saha pres yaptı. Pres çok etkiliydi. Adeta aç kurtlar gibi saldırdı, nefes aldırmadı. Örneğin dakika 90+’lardayken İshak Kurt rakibine öyle bir pres yaptı ki taraftarı kendisine tezahüratta bulundurttu. Geriye doğru deparla koşup, rakibinin ayağındaki topa kayarak müdahale etti ve taca attı.
Arka arkaya pozisyonlar buldu, 2 tanesini attı ve sahadan galibiyetle ayrıldı. Yoğun pres sayesinde karşı tarafın oyunu bozulunca defans rahat bir 45 dakika geçirdi. Son dakikalar hariç. Skoru koruma derdine düştü ve kapandı. Buna rağmen rakibi ceza alanı önünde bomboş topla buluşmayı başardı. Teknik ekip buna mutlaka eğilmeli.
Bu sefer Bornova 1877 aciz duruma düştü. Roller değişmişti. Hücuma çıkmakta çok zorlandı. Bu takıma neler oldu anlamadım. Dişe diş oynayamadı, çok yumuşak kaldı. Sakatlıklar baş gösterdi. İleriye gidemeyince rakibinin açıklarını değerlendiremedi. Pozisyonları sadece son dakikalarda bulabildi. Onlara da pozisyon demek tam doğru olmaz. Net değillerdi.
***
Bir de pozisyon, gol beklentisi, oyun üstünlüğü olarak tartıya koydum iki takımı:
İlk yarı:
Karşıyaka: %35 – Bornova 1877: %65
İkinci yarı:
Karşıyaka: %80 – Bornova 1877: %20
***
Karşıyaka bireysel olarak çok daha üstün bir takım. İlk 11 değerinde 201 bin euroya karşın 810 bin euroyla üstün durumdaydı. Deneyimli oyuncuları vardı. Ama takım oyunu olarak üstün değildi. Pas kalitesini üst seviyeye çekmeli. Kanat ataklarını daha da güçlendirmeli.
Ferdi Burgaz çok hata yapan oyuncular arasındaydı. Daha 2. dakikada geri pası kısa düştü, Sabahattin Destici kaleciyle karşı karşıya kaldı, şutu direkten döndü.
Enes Nalbantoğlu takımda en çok öne çıkan isim olurdu genellikle. Bu maçta pek varlık gösteremedi.
İshak Kurt yeterince topla buluşturulamadı. Bir kafa vuruşu vardı, o da kötüydü.
Erdal Öztürk yaklaşık 25 metreden vurdu, yerden giden topa kaleci Bartu Kaya uzandı ama yetişemedi. Kilidi açan gol geldi.
Gökhan Meral 63’te oyuna girdi. Topu iyi saklamasını ve ayak hareketlerinin çabukluğunu kullanarak asist yaptı, galibiyet golünün kahramanlarından biri oldu.
Bornova 1877 takım olarak daha iyi göründü. Ama 2. yarı fiziksel olarak çok kötü bir performans sergiledi. Güç antrenmanlarına ağırlık vermesi gerekir.
Mustafa Çalışkan sol tarafta iyi işler yaptı. Ama 2. yarı istediği topları alamadı ve suskun kaldı.
Kaleci Bartu Kaya hava toplarında başarılı bir performans sergiledi. Ancak yediği ilk golde şut uzaklardan gelmişti. Bana göre kurtarması gerekirdi.
***
Bornova 1877’nin az taraftarı vardı. Daha çok olmasını beklerdim. Tam tezahürata başladılar, Karşıyaka taraftarı ıslıkladı. Sonra aleyhine küfürlü tezahürat yapıldı. Onu burada yazamam. ‘Bir avuç… ile başlıyor’ dersem herkes anlar. Oysa aynı ilin takımlarının birbirini desteklemesini beklerdim. Basketbolda iş birliği içindeler üstelik. Bornovalı olup da yeşil kırmızılıları destekleyen de var. Dost kazanmak yerine düşman kazanmayı tercih etti Karşıyaka taraftarı. Küfür karşısında yeşil siyahlıların tepkisi alkışla oldu.