Müzik ile İngilizcenizi ilerletebilirsiniz. Bu video 3 kısıma ayrılmıştır. Önce sanatçının sesi, ardından daha kolay anlaşılması için özel olarak sözün tekrarlanması ve ardından Türkçesi verilmektedir.
Kendinizi test edebileceğiniz İngilizce videolar. Önce videoyu izleyin, sonra kağıt ve kalemi elinize alarak İngilizce kelimeleri yazarak tekrarlayın. İyice pekiştirene kadar devam edin. Unutma olasılığına karşı da belli aralıklarla videolara dönüş yaparak, bunun önüne geçin.
NOT: İstek ve önerilerinizi aşağıdaki yorum kısmına yazabilirsiniz.
ORJİNAL KLİP: https://youtu.be/gVqGKkm7xBE
SÖZLERİ VE ÇEVİRİSİ:
Snap | Şıklat |
It’s 4 AM | Gece saat 4 |
I can’t turn my head off | Kafamı boşaltamıyorum |
Wishing these memories would fade | Anıların solmasını diliyorum |
They never do | Asla solmuyorlar |
Turns out people lied | İnsanların yalan söylediği ortaya çıktı |
They said, “Just snap your fingers” | “Sadece parmaklarını şıklat” dediler |
As if it was really that easy for me to get over you | Sanki seni unutmak benim için çok kolaymış gibi |
I just need time | Sadece zamana ihtiyacım var |
Snapping one, two | Şıklatıyorum bir, iki |
Where are you? | Neredesin ki? |
You’re still in my heart | Hâlâ kalbimdesin |
Snapping three, four | Şıklatıyorum üç, dört |
Don’t need you here anymore | Artık sana burada ihtiyacım yok |
Get out of my heart | Çık kalbimden |
‘Cause I might snap | Yoksa çıldırabilirim |
I’m writin’ a song | Bir şarkı yazıyorum |
Said, “This is the last one” | Dedim ki “bu sonuncu” |
How many last songs are left? | Daha kaç son şarkı kaldı? |
I’m losing count | Sayısını unuttum |
Since June 22nd | 22 Haziran’dan beri |
My heart’s been on fire | Kalbim yanıyordu |
I’ve been spendin’ my nights in the rain | Gecelerimi yağmur altında geçirdim |
Tryna put it out | Söndürmeye çalışarak |
So I’m snapping one, two | Şimdi şıklatıyorum bir, iki |
Where are you? | Neredesin ki? |
You’re still in my heart | Hâlâ kalbimdesin |
Snapping three, four | Şıklatıyorum üç, dört |
Don’t need you here anymore | Artık sana burada ihtiyacım yok |
Get out of my heart | Çık kalbimden |
‘Cause I might snap | Yoksa çıldırabilirim |
Oh-oh-oh-ooh | Oh-oh-oh-ooh |
‘Cause I might snap | Yoksa çıldırabilirim |
Oh-oh-oh-ooh | Oh-oh-oh-ooh |
And if one more person says, “You should get over it” | Ve biri daha bana “unutmalısın” derse |
Oh, I might stop talkin’ to people before I snap, snap, snap | Oh, çıldırmadan çıldırmadan çıldırmadan önce insanlarla konuşmayı bırakabilirim |
Oh, I might stop talkin’ to people before I snap | Oh, çıldırmadan önce insanlarla konuşmayı bırakabilirim |
Snapping one, two | Şıklatıyorum bir, iki |
Where are you? (Where are you?) | Neredesin ki? (Neredesin ki?) |
You’re still in my heart (still in my heart) | Hâlâ kalbimdesin (Hâlâ kalbimde) |
Snapping three, four | Şıklatıyorum üç, dört |
Don’t need you here anymore (need you here anymore) | Artık sana burada ihtiyacım yok (Sana burada ihtiyacım yok) |
Get out of my heart | Çık kalbimden |
Cause I might snap (oh), I might snap | Yoksa çıldırabilirim (oh) çıldırabilirim |
‘Cause I might snap (oh), I might snap | Yoksa çıldırabilirim (oh) çıldırabilirim |
Get out of my heart (oh) | Çık kalbimden (oh) |
‘Cause I might snap (oh) | Yoksa çıldırabilirim (oh) |
Get out of my heart, yeah | Çık kalbimden, evet |
‘Cause I might snap | Yoksa çıldırabilirim |