Fenerbahçe, geçen sezon ortalarında 13 Ocak 2022 tarihinde takımın başına geçen İsmail Kartal’la uçuşa başlamış, 4. sıradan sezon sonunda 2. sıraya tırmanmıştı ve bunun yanında liderle olan puan farkını yavaş yavaş eritmişti. Sezon sonu Başkan Ali Koç, ona pek fazla güvenemedi. Futbolda yıllarca hiçbir başarısı olmaması sebebiyle elinden ne geliyorsa yapması gerekiyordu. Bu nedenle takımın başına ünlü bir ismi, Jorge Jesus’u getirdi ve ne isterse imkanlar dahilinde vermeye hazır olduğunu söyledi.
Futbol takımı tamamen Jesus’un emrine girdi. Başarılı takımı tamamen sildi, kendi tanıdığı oyuncuları almaya başladı. Şu anda sıfırdan bir takım kuruluyor. Alınan oyuncuların çoğu ya kendi ülkesi Portekiz’den ya da aynı dili konuşan ve futbolda sıkı fıkı olunan Brezilya’dan. Geçmiş yıllarda yapılan transferlerle karşılaştırılacak olursak (örneğin Roberto Carlos gibi), bu futbolcular pek tanınmış, öne çıkmayı başarmış kişiler değiller. Ne yapacakları tamamen muamma.
Kendini zamanında fazlasıyla kanıtladığı için Teknik Direktör Jorge Jesus’u eleştiren pek yok gibi. Ben de ‘sanırım bir bildiği var ki, yeni bir takım kuruyor’ diyorum kendi kendime ve eleştirmekten kaçınıyorum. Eğer başka biri olsaydı, Dinamo Kiev hezimetinden sonra koltuğu sallanmaya başlardı. Çünkü herkes aynı şeyi düşünüyordu: ‘Başarılı olmuş bir takım dağıtılmaz, yapılacak birkaç takviyeyle aynı şekilde devam edilir.’
Ülkemize gelmiş birçok ünlü teknik direktör oldu. Bunlardan bazıları başarılı olamadı, hatta futbol bilgisi bile sorgulandı. Bir taraftan da aklıma ‘Başarısız olabilir mi acaba?’ düşüncesi geliyor. Yapılan transferler bana pek güven vermiyor. Sanki plan yapılmadan yol alınıyor gibi bir hava var. Aynı bölgeye fazlaca adam alınırken, eksik görülen yerler için çalışma yapıldığını duymuyoruz. Sadece alınacak deniyor, o kadar. 2-3 oyuncu alınıp kadro şişirileceğine, biraz daha fazla para verilip, kendini kanıtlamış 1 oyuncu alınması benim için daha doğru olurdu.
Fenerbahçe’yi bekleyen tehlikeden önceki yazılarımda bahsetmiştim. Yedek kalacak oyuncular sorun çıkartıp, düzeni bozabilir. Sorun 1 tane değil yani. Bu sebeple Jorge Jesus eğer başarılı olursa, büyük bir iş başarmış ve kalitesini daha da yükseltmiş olacak. Başarısız olursa, değerini düşürtmüş olacak. Ve dahası yüksek bonservis ücretleriyle futbolcu satan Fenerbahçe’nin kazandığı parayı havaya savurmuş olacak. Bekleyip, göreceğiz.
Galatasaray transferde iyi gidiyor
Galatasaray, transfer konusunda geç kalındığı için çok eleştiriliyor. Bu konuda haklı olunabilir ama göz ardı edilen bir durum var. Örneğin 5 milyon euro limit konmasına rağmen, 10 milyon euroluk futbolculara yöneliyor. Kendi limitlerinde alabilmek için büyük bir pazarlığa giriyor. Elbette aradaki fark çok olduğundan bu pazarlıklar uzun sürüyor. Acele edip 10 üzerinden 5’lik oyuncu yerine ağır kalınıp, 7’lik alınması daha iyi olur.
Bunun yanında Fenerbahçe gibi hesapsızca transferler yapılıp, kadro şişirilmiyor. ‘Nereye gerekli?’, ‘hangi özellikte gerekli?’ gibi sorular sorulup, bu doğrultuda ince elenip, sık dokunuyor. Ayrıntıya girilince de alınacak oyuncu sayısı azalıyor, mecburen bazı isimlerde diretilmek zorunda kalınıyor.
Sadece bu sezon olarak düşünmemek gerekir. Gelecek sezon da bu oyuncularla devam edilecek. Gerekirse 1 sezon riske atılır, kaliteli kadro sonraki sezon şampiyonluğun 1 numaralı adayı olur.
Ancak şöyle ilginç bir durum da olabilir. Sarı kırmızılı takım yöneticileri sıkı pazarlıkla bir futbolcunun değerini oldukça düşürtebilir. Başka takımlar bunu görünce önceden yüksek geldiği için transferden vazgeçtikleri oyuncu için teklif vererek elinden kapabilir. Didinip didinip fiyatı indirten Galatasaray, hiçbir şey yapmayıp, hazıra konup futbolcuyu kapan başka kulüpler. Pazarlığı çok da abartmamak gerekir.
https://www.haberekspres.com.tr/fenerbahceye-degil-jesusa-guveniliyor-makale,10850.html